Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu adına Abdullah Aysu ve Caner Murat Doğançayır’ın yayına hazırladığı “Yaş Meyve-Sebze Tedarik Zinciri ‘Yemek Yemek Politiktir” başlıklı çalışmadan uyarlanmıştır.

Gıdanın, tohumdan sofraya ulaşana kadarki sürenin ve me-
safenin, maliyet-fiyat makasının açılmasının ve bu makasın hem çiftçiyi hem de son tüketiciyi mağdur etmesinin birden fazla nedeni var. Gıdanın, serbest ticaretin spekülatif bir nesnesi haline gelmesi, dolayısıyla her finansal dalgalanmadan doğrudan etkilenmesi bunlardan biri. Tarımsal gıdanın mevsiminde üretilen ve tüketilen bir ihtiyaç olmaktan çıkıp sene boyunca üretilen ve tedarik edilen bir meta haline gelmesi ise
bir diğer neden. Bu iki süreci sürekli kılabilmek için endüstrisi,
girdisi ve lojistik ağları tarımsal üretime yani doğaya, çiftçiye
ve son tüketicinin diyetine ve geçim derdine şekil vermeye
başladı. Tam da burada tarım endüstrisinin tedarik zincirine ve özel olarak aracılara dikkat çekmek isteriz. Emeğinin karşılığı olarak çiftçinin eline geçen miktardan, tek bir sevkiyatta komisyoncusundan sevkiyatçısına, market sahibinden vergi toplayan devletine, zincir boyunca her aracı öznenin kazanımını karşılaştırabilirsiniz. Burada kullanılan sayılar mevcut durumdan çok bazı önkabuller ve varsayımlarla türetilmiştir.

Ancak oranlar, koşullara göre farklı olsa da gerçekliği yansıtıyor. Zincirin iki ucu arasındaki uçurumsa ancak başka bir örgütlenme, üretim, lojistik ve tüketimle aşılabilir.

Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu adına Abdullah Aysu ve Caner Murat Doğançayır’ın yayına hazırladığı “Yaş Meyve-Sebze Tedarik Zinciri ‘Yemek Yemek Politiktir” başlıklı çalışmadan uyarlanmıştır.

Gıdanın, tohumdan sofraya ulaşana kadarki sürenin ve me-
safenin, maliyet-fiyat makasının açılmasının ve bu makasın hem çiftçiyi hem de son tüketiciyi mağdur etmesinin birden fazla nedeni var. Gıdanın, serbest ticaretin spekülatif bir nesnesi haline gelmesi, dolayısıyla her finansal dalgalanmadan doğrudan etkilenmesi bunlardan biri. Tarımsal gıdanın mevsiminde üretilen ve tüketilen bir ihtiyaç olmaktan çıkıp sene boyunca üretilen ve tedarik edilen bir meta haline gelmesi ise
bir diğer neden. Bu iki süreci sürekli kılabilmek için endüstrisi,
girdisi ve lojistik ağları tarımsal üretime yani doğaya, çiftçiye
ve son tüketicinin diyetine ve geçim derdine şekil vermeye
başladı. Tam da burada tarım endüstrisinin tedarik zincirine ve özel olarak aracılara dikkat çekmek isteriz. Emeğinin karşılığı olarak çiftçinin eline geçen miktardan, tek bir sevkiyatta komisyoncusundan sevkiyatçısına, market sahibinden vergi toplayan devletine, zincir boyunca her aracı öznenin kazanımını karşılaştırabilirsiniz. Burada kullanılan sayılar mevcut durumdan çok bazı önkabuller ve varsayımlarla türetilmiştir.

Ancak oranlar, koşullara göre farklı olsa da gerçekliği yansıtıyor. Zincirin iki ucu arasındaki uçurumsa ancak başka bir örgütlenme, üretim, lojistik ve tüketimle aşılabilir.

DÖN