Bangalore ya da resmi adıyla Bengaluru, Hindistan ve dünya ekonomisinin en hızlı büyüyen kentlerinden biri.1 Metropolitan nüfusu on milyonu aşan kent Karnataka eyaletinin başkenti.2 Hızla gelişen bilişim sektörüyle Hindistan’ın Silikon Vadisi olarak anılan Bangalore “küresel kentler” arasında da gösteriliyor.3 Hızlı ekonomik gelişimiyle nüfusu son 20 senede iki kat artan kent, 2019 TomTom verilerine göre de dünyada en yoğun trafiğin yaşandığı yer.4 Havalı gökdelenler, yeni açılan AVM’ler, elektronik müzik partileri, kenti donatan “Akıllı Kent” tabelaları ve slum‘lar5… 

Bu iddialı kentin Koramangala mahallesinde, bina bazlı kentsel dönüşümün göbeğinde, iki küçük Hindu tapınağının arasında üç katlı, ten rengi, dar bir bina var. Bu binanın ikinci katında 15 metrekarelik bir ofiste birkaç kişi, reklam almadan, hiçbir sabit gelirleri veya sosyal güvenceleri olmadan aylık bir dergi çıkarıyor: Slum Jagatthu yani Slum Dünyası. Mottoları “Slum sakinleri için, slum sakinlerinin yayımladığı bir gazete.”6

Dergi başta Karnataka eyaletinin resmi dili Kannada olmak üzere farklı etnik dillerde yazılar içeriyor. Siyah beyaz basılan derginin kurucusu ve editörü Isaac Arul Selva. Mevcut küçük ofislerine taşınmadan çok önce, 2000 yılında dergiyi kendi evinde çıkarmaya başlamış. Kendisi dahil dergiye emek veren herkes Bangalore’un slum‘larında yaşamış, çoğu yaşamaya devam ediyor. Geçmişten farklı olarak slum‘lar artık yüksek gelirli mahalleler ve bilişim şirketleriyle çevrili durumda. Üzerlerine evlerini inşa ettikleri, eskiden para etmeyen arsalar bugün hızla finansallaşan emlak piyasasının radarına girmiş bulunuyor. Buralarda yaşayan, Hindistan toplumunun en alt tabakası olarak görülen, “dokunulmazlar” veya Dalit olarak adlandırılan kent yoksulları derginin temel hedef kitlesi arasında yer alıyor. 

Fotoğraf: Volkan Işıl

Bangalore hızla büyürken slum‘ların sayısı da kent yoksullarının tecrübe ettikleri mekânda adaletsizlikler de artıyor. 1971’de 159 slum varken bu sayı 2015’te 2000’lerin üzerine, slum nüfusu da %10’lardan %35’lere çıkıyor.7 Slum sakinleri sosyal adaletsizliğe, yerinden edilmelere, hayati ihtiyaçlarının kent otoritelerince göz göre göre ihmal edilmesine artan bir şiddetle maruz kalırken son dönemde birlik olma ve temel hakları için mücadele etme bilincini de daha fazla hissetmeye başlıyorlar. Slum Jagatthu’nun bu ortak bilincin yaratılmasında çok değerli bir payı var. 

Yaklaşık otuz yıldır sosyal adaletsizliğe karşı mücadele veren Isaac Arul Selva, Slum Jagatthu’nun sadece basit bir dergi olmadığını anlatıyor: “Bu dergi, slum‘lardaki yaşam mücadelesinin yankılanan sesi. 20 yıl önce bu yola çıktığımızda amacımız, temel haklarımız ve ihtiyaçlarımız için bir harekete ilham olmaktı, hâlâ da öyle.” Slum sakinlerinin güçlenmesi ve kent genelinde örgütlenmeleri amacıyla faaliyetini sürdüren Slum Jagatthu’dan ilhamını alan gruplardan biri de yaklaşık yetmiş mahalleyi bir araya getiren Dalit Samara Sene Karnataka Örgütü. 

Slum Jagatthu yayımlanmaya başladığı ilk yıllarda daha çok slum‘lar üzerine yapılan tasarılar, altyapı sorunları ve yeni slum politikalarına dair bilgi yaymaya odaklanıyordu. Selva sadece olanı değil onun ötesini sorgulamanın öneminin altını çizerek, “Sadece bazı şeyleri yazmak yeterli değil. Örneğin, çevresindeki yerleşimler oldukça gelişmişken bir slum, tuvalet gibi en temel tesislerden yoksun. Önemli olan ‘neden’ diye sormak. Kentlerdeki slum‘lar, ayrımcı düşünce yapısının ürünleridir. Slum sakinlerinin bu ayrımcı uygulamaları sorgulamaya başlaması çok önemli” diyor. 

Slum Jagatthu ekibi sadece kendi yaşadıklarına değil kentteki her slum‘a ulaşmaya çalışıyor. İnsanların sorunlarını dinliyor, kayıt altına alıyor, yeni düzenlemelerle ilgili slum sakinlerini bilgilendirip onlara haklarını anlatıyor. Yıllar içinde saha deneyimlerinin ve ulaştıkları kişi sayısının artması, gözlemlerinin zenginleşmesiyle derginin misyonu da genişliyor. 

Ekip son yıllarda bir de slum arşivi oluşturmaya başlıyor. Slum‘ların yaşayan tarihini kayıt altına almak, sakinlerin taleplerini belgelemek, slum‘ları dışlayarak tasarlanan “Akıllı Kent“ politikalarını eleştirmek de ekibin ana odağı hâline geliyor. 

Selva, işledikleri konu ne olursa olsun odaklarının her zaman slum‘larda yaşayan insanlar ve onların hayatları olduğunu vurguluyor: 

Karnataka eyaletinin farklı siyasi liderleriyle slum sorunları hakkında görüşmeler yaptım. Hem yasal hem politik olarak konuya müdahilim. Politikacılarla konuşma şeklimizle halka konuşma şeklimiz farklılıklar gösteriyor. Haberciliğimizde iki bakış açısını da paylaşıyoruz, hiçbir zaman sadece politikacıların söylemleri üzerinden haber yapmıyoruz. Bizim için her zaman öncelik slum sakinlerinin yaşamları.

Isaac Arul Selva
Fotoğraf: Volkan Işıl

Slum Jagatthu ekibinin birçoğu Isaac Arul Selva ile slum‘larda organize ettiği medya eğitimlerinde tanışmış. Slum‘da büyüdükleri yıllarda halihazırda aktif mücadelenin doğal birer parçasıyken, Selva ile tanıştıktan sonra çoğu bir daha ekipten kopmamış. Zor hayat şartlarında, kimisi yarızamanlı buldukları işlerde çalışırken bile Slum Jagatthu hayatlarının önemli bir parçası olmuş. 19 yıl önce ekibe dahil olan Arul onlardan biri. Arul, Bangalore’ün güneyindeki bir slum‘da yaşıyor. Sanatla uğraştığı için ekibe karikatürist olarak katılmış: “Başlangıçta çizim yapıyordum sonra yavaş yavaş yazı yazmayı, röportaj yapmayı, saha çalışmasını öğrendim. Özellikle sınıf, kast ayrımı gibi toplumsal meselelerde daha çok bilgilendim.”

Arul hem çizimle hem müzikle ilgileniyor. Hiçbir sanat eğitimi almadan kendini geliştirmiş ve sanatıyla böyle bir mücadelenin parçası olmaktan son derece mutlu: 

Eğlence sektöründe ya da büyük şirketlerde çok para kazanan birçok sanatçı arkadaşım var. Ama böyle bir kazanç beni hiç mutlu etmezdi. Hangi slum‘a gitsem insanlar beni müzisyen olarak tanıyor, politik karikatürlerimden bir şeyler öğrenmiş oluyor. Ben kendimi halkın sanatçısı olarak görüyorum ve çok şanslı hissediyorum. Bundan dolayı Selva ile yollarımız hiç ayrılmadı.

Slum Jagatthu 2014 yılında maddi güçlükler sebebiyle yayına ara vermek zorunda kalıyor. Bu süreçte ekip hem birbirinden hem de bizzat yaşadıkları slum‘ların sorunlarından hiç kopmuyor. Hâl böyle olunca üç yıl sonra, buldukları ilk fırsatta yeniden toplanmaları ve yayına başlamaları da zor olmuyor. Hatta sadece yayına başlamakla kalmayıp, 15 metrekarelik dev ofislerinde yeni bir projenin hayalini kuruyorlar: Halkın Bilgi Merkezi. Ekip bu konuda da çok heyecanlı. Mekanda Adalet Derneği olarak planlama sürecine dahil olduğumuz merkez, mekânsal bilgiyi kentin en çok dışlananlarını merkeze alarak üretip paylaşmayı ve dolayısıyla kent yoksullarının örgütlenmelerini güçlendirmeyi hedefleyen bir çalışma. Merkezde Medya, Belgeleme, Eğitim ve Araştırma birimleri de bulunacak. Böylesi değerli bir çalışmaya katkıda bulunmaktan ve Bangalore’de verilen kentsel mücadele deneyimlerinden öğrenebilmiş olmaktan dolayı mutluyuz.


1- Whiting, K. (2019, 27 Ocak). The world’s 10 fastest growing cities are all in India. Business Insider. businessinsider.com/all-of-the-10-fastest-growing-cities-in-the-world-are-in-india-2019-1 

2- United Nations. (2016). The World’s Cities in 2016. un.org/en/development/desa/population/publications/pdf/urbanization/the_worlds_cities_ in_2016_data_booklet.pdf 

3- GaWC (2018) The World According to GaWC 2018. lboro.ac. lboro.ac.uk/gawc/world2018t.html 

4- TomTom. (t.y.). Traffic Index 2019. tomtom.com/en_gb/ traffic-index/ranking/ 

5-  Slum her ne kadar Türkçeye gecekondu olarak çevrilse de farklı bir mekânsal bağlama işaret ettiği için bu çeviri yanıltıcı olacaktır. Kısaca, enformel yollardan gelişmiş, hukuki olarak güvencesiz, kentsel hizmetlere erişimi kısıtlı heterojen yerleşim alanları olarak ifade edilebilir. 

6- Slum Jagatthu. (2019, 1 Aralık). Slum Jagatthu. slumjagatthu.wordpress.com/ 

7- Roy, D., Palavalli, B., Menon, N., King, R., Pfeffer, K., Lees, M. H. ve Sloot, P. M. A. (2018). Survey-based socio-economic data from slums in Bangalore, India. Scientific Data, 5, s. 1-9. doi.org/10.1038/ sdata.2017.200

Bangalore ya da resmi adıyla Bengaluru, Hindistan ve dünya ekonomisinin en hızlı büyüyen kentlerinden biri.1 Metropolitan nüfusu on milyonu aşan kent Karnataka eyaletinin başkenti.2 Hızla gelişen bilişim sektörüyle Hindistan’ın Silikon Vadisi olarak anılan Bangalore “küresel kentler” arasında da gösteriliyor.3 Hızlı ekonomik gelişimiyle nüfusu son 20 senede iki kat artan kent, 2019 TomTom verilerine göre de dünyada en yoğun trafiğin yaşandığı yer.4 Havalı gökdelenler, yeni açılan AVM’ler, elektronik müzik partileri, kenti donatan “Akıllı Kent” tabelaları ve slum‘lar5… 

Bu iddialı kentin Koramangala mahallesinde, bina bazlı kentsel dönüşümün göbeğinde, iki küçük Hindu tapınağının arasında üç katlı, ten rengi, dar bir bina var. Bu binanın ikinci katında 15 metrekarelik bir ofiste birkaç kişi, reklam almadan, hiçbir sabit gelirleri veya sosyal güvenceleri olmadan aylık bir dergi çıkarıyor: Slum Jagatthu yani Slum Dünyası. Mottoları “Slum sakinleri için, slum sakinlerinin yayımladığı bir gazete.”6

Dergi başta Karnataka eyaletinin resmi dili Kannada olmak üzere farklı etnik dillerde yazılar içeriyor. Siyah beyaz basılan derginin kurucusu ve editörü Isaac Arul Selva. Mevcut küçük ofislerine taşınmadan çok önce, 2000 yılında dergiyi kendi evinde çıkarmaya başlamış. Kendisi dahil dergiye emek veren herkes Bangalore’un slum‘larında yaşamış, çoğu yaşamaya devam ediyor. Geçmişten farklı olarak slum‘lar artık yüksek gelirli mahalleler ve bilişim şirketleriyle çevrili durumda. Üzerlerine evlerini inşa ettikleri, eskiden para etmeyen arsalar bugün hızla finansallaşan emlak piyasasının radarına girmiş bulunuyor. Buralarda yaşayan, Hindistan toplumunun en alt tabakası olarak görülen, “dokunulmazlar” veya Dalit olarak adlandırılan kent yoksulları derginin temel hedef kitlesi arasında yer alıyor. 

Fotoğraf: Volkan Işıl

Bangalore hızla büyürken slum‘ların sayısı da kent yoksullarının tecrübe ettikleri mekânda adaletsizlikler de artıyor. 1971’de 159 slum varken bu sayı 2015’te 2000’lerin üzerine, slum nüfusu da %10’lardan %35’lere çıkıyor.7 Slum sakinleri sosyal adaletsizliğe, yerinden edilmelere, hayati ihtiyaçlarının kent otoritelerince göz göre göre ihmal edilmesine artan bir şiddetle maruz kalırken son dönemde birlik olma ve temel hakları için mücadele etme bilincini de daha fazla hissetmeye başlıyorlar. Slum Jagatthu’nun bu ortak bilincin yaratılmasında çok değerli bir payı var. 

Yaklaşık otuz yıldır sosyal adaletsizliğe karşı mücadele veren Isaac Arul Selva, Slum Jagatthu’nun sadece basit bir dergi olmadığını anlatıyor: “Bu dergi, slum‘lardaki yaşam mücadelesinin yankılanan sesi. 20 yıl önce bu yola çıktığımızda amacımız, temel haklarımız ve ihtiyaçlarımız için bir harekete ilham olmaktı, hâlâ da öyle.” Slum sakinlerinin güçlenmesi ve kent genelinde örgütlenmeleri amacıyla faaliyetini sürdüren Slum Jagatthu’dan ilhamını alan gruplardan biri de yaklaşık yetmiş mahalleyi bir araya getiren Dalit Samara Sene Karnataka Örgütü. 

Slum Jagatthu yayımlanmaya başladığı ilk yıllarda daha çok slum‘lar üzerine yapılan tasarılar, altyapı sorunları ve yeni slum politikalarına dair bilgi yaymaya odaklanıyordu. Selva sadece olanı değil onun ötesini sorgulamanın öneminin altını çizerek, “Sadece bazı şeyleri yazmak yeterli değil. Örneğin, çevresindeki yerleşimler oldukça gelişmişken bir slum, tuvalet gibi en temel tesislerden yoksun. Önemli olan ‘neden’ diye sormak. Kentlerdeki slum‘lar, ayrımcı düşünce yapısının ürünleridir. Slum sakinlerinin bu ayrımcı uygulamaları sorgulamaya başlaması çok önemli” diyor. 

Slum Jagatthu ekibi sadece kendi yaşadıklarına değil kentteki her slum‘a ulaşmaya çalışıyor. İnsanların sorunlarını dinliyor, kayıt altına alıyor, yeni düzenlemelerle ilgili slum sakinlerini bilgilendirip onlara haklarını anlatıyor. Yıllar içinde saha deneyimlerinin ve ulaştıkları kişi sayısının artması, gözlemlerinin zenginleşmesiyle derginin misyonu da genişliyor. 

Ekip son yıllarda bir de slum arşivi oluşturmaya başlıyor. Slum‘ların yaşayan tarihini kayıt altına almak, sakinlerin taleplerini belgelemek, slum‘ları dışlayarak tasarlanan “Akıllı Kent“ politikalarını eleştirmek de ekibin ana odağı hâline geliyor. 

Selva, işledikleri konu ne olursa olsun odaklarının her zaman slum‘larda yaşayan insanlar ve onların hayatları olduğunu vurguluyor: 

Karnataka eyaletinin farklı siyasi liderleriyle slum sorunları hakkında görüşmeler yaptım. Hem yasal hem politik olarak konuya müdahilim. Politikacılarla konuşma şeklimizle halka konuşma şeklimiz farklılıklar gösteriyor. Haberciliğimizde iki bakış açısını da paylaşıyoruz, hiçbir zaman sadece politikacıların söylemleri üzerinden haber yapmıyoruz. Bizim için her zaman öncelik slum sakinlerinin yaşamları.

Isaac Arul Selva
Fotoğraf: Volkan Işıl

Slum Jagatthu ekibinin birçoğu Isaac Arul Selva ile slum‘larda organize ettiği medya eğitimlerinde tanışmış. Slum‘da büyüdükleri yıllarda halihazırda aktif mücadelenin doğal birer parçasıyken, Selva ile tanıştıktan sonra çoğu bir daha ekipten kopmamış. Zor hayat şartlarında, kimisi yarızamanlı buldukları işlerde çalışırken bile Slum Jagatthu hayatlarının önemli bir parçası olmuş. 19 yıl önce ekibe dahil olan Arul onlardan biri. Arul, Bangalore’ün güneyindeki bir slum‘da yaşıyor. Sanatla uğraştığı için ekibe karikatürist olarak katılmış: “Başlangıçta çizim yapıyordum sonra yavaş yavaş yazı yazmayı, röportaj yapmayı, saha çalışmasını öğrendim. Özellikle sınıf, kast ayrımı gibi toplumsal meselelerde daha çok bilgilendim.”

Arul hem çizimle hem müzikle ilgileniyor. Hiçbir sanat eğitimi almadan kendini geliştirmiş ve sanatıyla böyle bir mücadelenin parçası olmaktan son derece mutlu: 

Eğlence sektöründe ya da büyük şirketlerde çok para kazanan birçok sanatçı arkadaşım var. Ama böyle bir kazanç beni hiç mutlu etmezdi. Hangi slum‘a gitsem insanlar beni müzisyen olarak tanıyor, politik karikatürlerimden bir şeyler öğrenmiş oluyor. Ben kendimi halkın sanatçısı olarak görüyorum ve çok şanslı hissediyorum. Bundan dolayı Selva ile yollarımız hiç ayrılmadı.

Slum Jagatthu 2014 yılında maddi güçlükler sebebiyle yayına ara vermek zorunda kalıyor. Bu süreçte ekip hem birbirinden hem de bizzat yaşadıkları slum‘ların sorunlarından hiç kopmuyor. Hâl böyle olunca üç yıl sonra, buldukları ilk fırsatta yeniden toplanmaları ve yayına başlamaları da zor olmuyor. Hatta sadece yayına başlamakla kalmayıp, 15 metrekarelik dev ofislerinde yeni bir projenin hayalini kuruyorlar: Halkın Bilgi Merkezi. Ekip bu konuda da çok heyecanlı. Mekanda Adalet Derneği olarak planlama sürecine dahil olduğumuz merkez, mekânsal bilgiyi kentin en çok dışlananlarını merkeze alarak üretip paylaşmayı ve dolayısıyla kent yoksullarının örgütlenmelerini güçlendirmeyi hedefleyen bir çalışma. Merkezde Medya, Belgeleme, Eğitim ve Araştırma birimleri de bulunacak. Böylesi değerli bir çalışmaya katkıda bulunmaktan ve Bangalore’de verilen kentsel mücadele deneyimlerinden öğrenebilmiş olmaktan dolayı mutluyuz.


1- Whiting, K. (2019, 27 Ocak). The world’s 10 fastest growing cities are all in India. Business Insider. businessinsider.com/all-of-the-10-fastest-growing-cities-in-the-world-are-in-india-2019-1 

2- United Nations. (2016). The World’s Cities in 2016. un.org/en/development/desa/population/publications/pdf/urbanization/the_worlds_cities_ in_2016_data_booklet.pdf 

3- GaWC (2018) The World According to GaWC 2018. lboro.ac. lboro.ac.uk/gawc/world2018t.html 

4- TomTom. (t.y.). Traffic Index 2019. tomtom.com/en_gb/ traffic-index/ranking/ 

5-  Slum her ne kadar Türkçeye gecekondu olarak çevrilse de farklı bir mekânsal bağlama işaret ettiği için bu çeviri yanıltıcı olacaktır. Kısaca, enformel yollardan gelişmiş, hukuki olarak güvencesiz, kentsel hizmetlere erişimi kısıtlı heterojen yerleşim alanları olarak ifade edilebilir. 

6- Slum Jagatthu. (2019, 1 Aralık). Slum Jagatthu. slumjagatthu.wordpress.com/ 

7- Roy, D., Palavalli, B., Menon, N., King, R., Pfeffer, K., Lees, M. H. ve Sloot, P. M. A. (2018). Survey-based socio-economic data from slums in Bangalore, India. Scientific Data, 5, s. 1-9. doi.org/10.1038/ sdata.2017.200

DÖN